Çocukluk, bir kişinin hayatının altın çağıdır. Her birimiz hayatın kaygısız ve basit olduğu ve gülmek ve kıkırdamak için herhangi bir nedene ihtiyaç duymadığımız çocukluk anılarımıza değer veririz. Ama büyüdükçe sebepsiz gülmenin, affedip unutmanın nasıl bir şey olduğunu unuttuk. 'Olgunlaştık' ve bir toplumda yaşadığımız için belirli bir yaşam biçimine uymamız gerektiğini düşündük. Başkalarının bizim hakkımızdaki görüşlerinin giderek daha fazla farkına vardık ve başkalarını memnun etmek için kendi mutluluğumuzdan vazgeçtik.
Ruhumda hala
gökkuşağının güzel renklerinden başka hiçbir şeyi umursamayan o küçük çocuğum.
-Papiha Ghosh
Bu yolda bir
yerde, hepimiz bir görevden veya görevden diğerine koşarken, hayattaki küçük
şeylere gülmeyi, küçük zevklerin tadını çıkarmayı unuturuz. Yetişkinler olarak
nadiren içtenlikle güleriz. Büyüdükçe mutluluğumuz giderek maddi şeylere
bağımlı hale geldi. “Bu işi alırsam gerçekten mutlu olurum”, “Şu arabayı alabilseydim,
kesinlikle mutlu olurdum” diyenleri sık sık duyuyorum. Ama bunlar sadece anlık
zevklerdir. Gerçek mutluluk içten gelir ve somut şeylere bağlı değildir.
Yaşlandığın
için gülmeyi bırakmıyorsun. Gülmeyi bıraktığın için yaşlanırsın. - Michael Pritchard
Hepimizin
içinde, kendimizi yetişkin ve olgun olarak etiketlerken bir yerlerde kaybolan
küçük bir çocuğumuz var. Ama ileride bir yerde, her birimiz içimizdeki o küçük
çocuğu özlemeye başlarız. Dünyanın tüm zenginliklerinin bizi mutlu edemediğini
ve içimizde bir yerlerde bir boşluk olduğunu fark ettiğimizde. Hayatı dolu dolu
yaşamak için içimizdeki çocuğu canlı tutmak esastır.
Bunu şu şekilde yapabiliriz:
- Hayatın basit zevklerinden zevk
almayı öğrenin: Biz gençken, bir çikolatanın tadını çıkarmak veya bir
çizgi film (Tom ve Jerry) izlemek gibi basit şeyler günümüzü
güzelleştiriyordu. İster bahçede kelebek ve yusufçuk kovalıyor, ister
yağmurda oynamak için kâğıttan tekneler yapıyor olsun, doğayı çocuklar
gibi sevmeyi öğrenin.
- Aptal olarak adlandırılmaktan
korkma: Kalbini takip edecek cesarete sahip ol. İçinizdeki kıvılcımı canlı
tutmak ve başkalarının yargılarından korkmadan istediğinizi yapmak
önemlidir. Yağmurda sırılsıklam olun veya kâğıttan tekneler yapın.
- Kendinizi Sevin: Mutlu olmanın
en önemli anahtarı kendinizi sevmektir. Kendinize zaman ayırın ve
kendinizi şımartın. Günümüz hayatının tüm koşuşturmacasının ortasında,
gevşemek ve sevdiğiniz şeyleri yaparak biraz zaman geçirmek önemlidir.
- Arkadaşlarınıza bağlı kalın:
Gerçek arkadaşlar hayatın en değerli varlıklarıdır. Arkadaşlarla vakit
geçirmek en etkili terapidir. Arkadaşlarınıza değer verin ve onlara zaman
ayırın.
- Tutkularınızı keşfedin ve
peşinden gidin: Çocuklar olarak sevdiğimiz şeyi yapmaktan korkmadık.
Büyüdükçe herkesi memnun etmeye çalışırız ve kendi tutkularımızı bir
kenara bırakırız. Çocukken sevdiğiniz şeyleri keşfetmek ve ne kadar
alışılmadık olursa olsun onları takip etmek önemlidir.
Kendimizi
her türlü kontrolden kurtaralım. Ritmin kalbimizle aynı hizada olduğu iç davula
odaklanalım. Sorumluluğun ölçüsü, evrim ihtiyacına eşittir. Sadece dinle,
içindeki çocuk, kulağına fısıldamasına izin ver.
-Grigoris
Deoudis
Yorumlar
Yorum Gönder